Kaldığım 3 hafta boyunca her şeyden çok memnun kaldım. Kaldığımız odalar, dersler, geziler, akşam aktiviteleri vb. her şey çok güzeldi. Her gün bir yere gezi düzenleniyordu ve her gezi birbirinden eğlenceli oluyordu. Bir şeye ihtiyacım olduğunda ise herkesten yardım isteyebiliyordum.

Söze nasıl başlayacağımı bilemiyorum, bildiğim tek bir şey var, o da; dolu dolu 5 hafta geçirdiğim. Oradaki insanların samimiyeti, bana güven duygusu vermeleri benim için gerçekten çok önemli bir faktördü. Çekinmeden anlamadığım yerleri sordum ve orada bizimle ilgilenen personeller hiç bıkmadan, hiç sıkılmadan sanki 1-2 yıldır birbirimizi tanıyormuşuz gibi ilgilendiler. En sevdiğim yer Beach Boheny’di. Suyu o kadar temizdi ki… Aslında burası benim birçok arkadaş edindiğim yer oldu. Her biri çok sıcakkanlıydı. Japon, Brezilyalı, Alman, Fransız ve daha birçok farklı yerden arkadaşım oldu. Birlikte çok güzel vakit geçirdik. Eğlence merkezlerine gittik, doyasıya güldük eğlendik. Los Angeles’a gelmeden önce tereddütlerim vardı; acaba başarabilecek miyim, arkadaş bulabilecek miyim diye kendime sorular soruyordum. Los Angeles’a adım atar atmaz o samimiyete, o içtenliğe ben de kapıldım. Bu kampüste hiçbir zaman yalnız kalmıyorsunuz. 1-2 tane arkadaşınız olmuyor, sizin gibi kaç tane öğrenci varsa o kadar arkadaşınız oluyor. Türk arkadaşlarım da vardı ama daha çok yabancı arkadaşlarım oldu. Farklı ülkelerdeki insanlar size daha yakın oluyor. Herkesin gitmesi gereken bir yer. Özellikle ben yapamam, ben başaramam diyenlerin gittiği zaman nasıl başardıklarını görebiliyorsunuz. Bir sürü alışveriş merkezine, müzeye, ünlülerin yaşadığı yerlere, aklınıza gelebilecek her yere gittik. 5 hafta boyunca bu programla devam ettim. Her gün bizi farklı farklı yerlere götürmeye özen gösterdiler. Bunun için ELC ailesine çok teşekkür ediyorum. Ailemin yanımda olmadığını bir an olsun hissettirmediler bana. Her şey için çok teşekkür ediyorum ELC ailesi.

İngiltere’ye gitme kararı hayatımda aldığım en doğru kararlardan biriydi. Ancak İngiltere’ye İstanbul Yurtdışı Eğitim aracılığı ile gitmek daha büyük bir ayrıcalıktı. Benim gibi birçok farklı ülkeden gelen öğrenciler ile dostluk kurma şansım oldu. Böylelikle onların kültürlerini de tanımış oldum. Hayatımda görme fırsatı bulamadığım birçok tarihi ve turist yeri gezmiş oldum. Yani hayat rutinimi kırmam için mükemmel bir yol oldu.

Öncelikle, genel olarak Frances King'ten gayet memnun kaldığımı belirtmek isterim. Belki her şey dört dörtlük değildi fakat sahip oldukları imkânları iyi kullandıklarını düşünüyorum. Bu kursla ilgili olumsuz olarak söyleyebileceğim şeylerden birisi, aynı milletten çok fazla öğrencinin bir araya gelmiş olması ve kendi dillerini ikinci plana atmalarını sağlamada kursun bazı noktalarda yetersiz kalması olur. Fakat şunu da göz önünde bulundurmalıyım ki sayı çok fazla olunca bunu başarmaları oldukça güç bir durum. Bir de yemek çeşitliliği ve özellikle tadı konusunda sıkıntı çektim. Bu yüzden yemekleri de yetersiz buldum ve oradaki diğer Türkler de böyle düşünüyordu. Ama bunlar da orayla ilgili güzel sorunlarımdı. Yani üstesinden gelinebilecek, hoş karşılanabilecek tatlı sorunlardı. Kampüste aktivite olarak pek yapacak bir şey bulamasam da edindiğim yabancı arkadaşlarım sayesinde hoş sohbet ile kaliteli zaman geçirebildim. Sanırım en önemli noktalardan biri olan derslere değinmek gerekirse ilk hafta bulunduğum sınıfta pek aktif bir ders ortamı bulamadığımı söylemem gerek. Daha güzel açıklamak gerekirse; öğretilen gramer yapısında hocanın konuyu aktiviteyle birleştirip sunuşunu bazı noktalarda yetersiz bulsam da dersin işleyiş ve atmosferinden keyif aldım. İlk haftadaki öğretmenimin tanışma aktivitelerini başarılı buldum ve bu sayede çok iyi arkadaşlar edindim. Herkesin kendi ülkesinin mutfağını tanıtması gibi ufak aktivitelerle hoş vakit geçirip, eğlenip, gülüp İngilizcemi de geliştirdim. Yeterli konuşma fırsatı, kendimi yeni anlatma yolları bulmuş ve öğretmen tarafından ciddiyetle ve dikkatle dinlenildiğimi hissedip konuşmadaki özgüvenimi arttırmış oldum. İkinci hafta ise sınıfımda ilerleme kaydettiğim için en üst sınıfa geçtim. Burada dersler daha ciddi ve öğretici ve sınıf ortamı da az önce anlattığım gibi neşeli ve hoştu. Bu sınıfta öğretmenin de İngiliz olması İngilizcemin dinleme kısmına da katkıda bulundu, bazı zamanlarda zorlansam da öğrenmek için zorlanmam gerekiyordu. İkinci hafta daha da aktif, daha dinamik ve İngilizceye daha hakim bir sınıfla beraber olduğum için vaktim daha kaliteli geçti. Grameri, değişik ve eğlenceli aktivitelerle öğrenip sürekli değişen grup arkadaşlarımla da ayrıca genel kültürümü tazelemiş oldum. Seçmeli sınıfım Discover London idi. Bazen uzun paragraf yazılarıyla yorucu bir ders olsa da yapılan projeler değişik ve güzel sonuçlar doğurmaya elverişliydi. Açık ve özgür fikirlerin uçuştuğu bu derslerin bana büyük bir oranda katkı sağladığını düşünüyorum. Gezilerle ilgili de, seçilen yerlerin dikkatli ve güzel seçildiğini düşünüyorum. Farklı birçok yere gittik. Buralar Londra'nın farklı kültürlerini bulunduran gezmesi eğlenceli yerlerdi. Metro ulaşımı ile her yerde yakın olan Frances King’in yolculuk kısmı da eğlenceli ve kolaydı. Zaman zaman biz öğrencilere verilen ‘boş zaman’ kısmını kısa buldum. İlk defa gittiğim bir yer için çoğu zaman 20 dakika ile sınırlandırılmak her yeri istediğim şekilde gezmeme engel oldu. Ama programın kalabalıklığının ve belirli saat aralığının farkında olduğum için bu 20 dakikaları en iyi şekilde arkadaşlarımla değerlendirmeye çalıştım. Tahmin edebileceğiniz gibi haftanın en güzel günü perşembeydi. Çünkü perşembeleri tüm gün gezi vardı. Bir hafta Oxford diğer hafta ise Cambridge'e gittik. En çok keyif aldığım geziler bu ikisiydi. Bizimle gezilerde ilgilenen personelden de gayet memnun kaldım. Bir grup genç öğrenciyle sohbet kurup, onları bir arada tutup, onlarla gezmeye çalışan ve genç olan çalışanlarla gayet eğlendik. Her zaman sorun çözmeye hazır, verdiği kararlardan emin, öğrenciyle kurduğu sohbetten ve anı aktarımı gibi sohbetlerde işlerine hakim, eğlenceli bir çalışan grubu vardı. Bir ‘gündüz öğrencisi’ olarak sanırım sadece bu konulara yeterince hakimim. Kampüste kalmadığım için tam olarak eleştiremiyorum. Arkadaşlarımdan dolayı kuralları ve işleyişi bilsem de bizzat yaşayıp tecrübe etmediğim için bir yorumda bulunamayacağım. Fakat bir arkadaşım bana katları gezdirmiş ve odasını göstermişti. Bir öğrenci için yeterli imkânlara sahip odalar olduğunu düşünüyorum ama tabi bunu asıl orada kalan öğrenciler anlatmalı. Frances King benim için farklı ve güzel bir deneyimdi. Birçok şeyi görme, deneme ve gözlemleme fırsatım oldu. Değişik bakış açıları ve insan yaklaşımlarıyla kendime yeni şeyler kattığımı düşünüyorum. Ulaşım için okulun ideal bir yerde olduğunu düşünüyorum. Benim için metroyla sadece bir duraktı ve kısa bir yürüme mesafesine sahipti. Yeri çok ideal olduğu için de gidiş gelişlerimde daha huzurlu bir hisle hareket ediyordum. Bu güzel okul seçiminden dolayı herkese teşekkür ederim. Saydığım bazı eksiklikler her yerde olur veya olabilir. Bu yüzden bunlardan çok etkilenmedim, gayet memnunum ve bu okulu arkadaşlarıma tavsiye edebilirim.

Ben haziran ayında öğrencilerimle beraber Brighton'a gittim. İstanbul Yurt Dışı Eğitim Danışmanlığı'na profesyonel çalışma anlayışından dolayı teşekkür ederim. Güzel, keyifli zaman geçirdik. Ayrıca gezi öncesi hazırlıkları da titizlikle yürüttüğü için şirketinize teşekkür ediyorum. İyi çalışmalar....

Geçen yıl haziran ayında öğrencilerimle birlikte Cambrige'e gittik. Çok güzel iki hafta geçirdik. Neredeyse bir yıl oldu ama öğrencilerim hala o günleri özlem ve sevgi ile anıyor ve fotoğraflarını Facebook'ta paylaşıyor. Istanbul Yurtdışı Eğitim Danışmanlığı sunduğu hizmet ile hem öğrencilerimi hem de velileri çok memnun etti. Sedef Hanım ve Murat Bey'e çok teşekkür ediyorum. Yurtdışı gezilerini düşünenlere bu şirketi gönül rahatlığı ile tavsiye edebilirim.

Temmuz ayında iki haftalığına gittiğimiz Bournemouth’ta bize unutulmaz deneyimler yaşatan ve harika bir dil eğitimi almamızı sağlayan çalışmalarını titizlikle yürüten ve öğrencilerine değer veren Sedef Hanım'a ve İstanbul Yurt Dışı Eğitim Danışmanlığına sonsuz teşekkürlerimizi sunarız. İkizler !

2 yıl önce 14 yaşımdaki oğlumu İstanbul Yurtdışı Eğitim aracılığı ile 2 haftalık İngiltere Yaz Okulu'na gönderdim. Başta Sedef Hanım ve Murat Bey olmak üzere tüm İstanbul Yurtdışı Eğitim ekibine çok teşekkür ederim. Konusunda uzman olan ekip işlemleri titizlik ve profesyonellikle takip edip, her aşamada bizi bilgilendirdi. Çocuklar için de çok keyifli ve verimli bir deneyim oldu. Bu yıl kızımı İngiltere yaz okuluna göndermek için de tereddütsüz İstanbul Yurtdışı Eğitim'i tercih ettim. Her şey için çok teşekkürler...

Temmuz ayında Lal Schools’un Londra Kampüsü’ne gittim. Her şey çok güzeldi. Organizasyonun başından sonuna kadar yanımda olan Sedef Hanım ve ekibine çok teşekkür ediyorum.